Gece çok şiddetli yağmur ve soğuk ile uyuyorsun...
Saatler 4.17'yi gösterdiğinde kıyamet mi kopuyor dersin, cehennem mi dersin asrın depremiyle, felaketiyle uyanıyorsun!..
Depremin kendi doğallı yanısıra sanki birileri ya da bir ulvî güç başta kadim kent Hatay'ı ve civarı illeri haritadan silmek istercesine, dilercesine salladıkça salladı...
Depremler büyük yıkıma neden oldu.
On binlerce ölü, sakat kalan binlerce kişi, enkazda bulanamayan kayıplar ve binlerce bina enkaza dönüştü.
İlk üç gün kimse gelmedi…
"asrın değil, bin asrın" felaketi yaşadığımız ... Böyle bir deprem dünyada ancak bin yılda bir olur, biz işte bunu yaşadık. Özellikle en çok yıkım medeniyetler kenti Hatay'da oldu.
Enkaz altındakiler bağıra bağıra öldüler, sağ kalanlar soğuktan dondular, açlıktan perişan oldular.Aylarca ÇADIR bile alamadılar…
Peki bu sorulara yanıt verecek bir etkili-yetkili bir kişi var mı?
"Siz hiç diri diri gömüldünüz mü beton bloklarla?
Siz hiç yanınızda yakınlarınızın ölü bedenleriyle baş başa günlerce nefes almadan kurtarılmayı beklediniz mi?
Yardımın gelmesinden umudunuzu kesip soğuktan donarak ölümünüzü beklediniz mi hiç?
Bir şekilde kurtulduktan sonra, ilgisizlik ve terkedilmişlik nedeniyle onlarca kez ölmek istediniz mi?
Siz hiç geriye bakıp yaşadığınız için pişman oldunuz mu?"
Şimdi de toz bulutunda boğulmaya, Asbestten kanser olmaya mahkum ediliyor insanlık… Ne enkazın altındakilerin ne de üstündekilerin sesi duyuluyor.
5 ay 5 gün oldu, 155 gün oldu...
-mış gibi yaparak geçirdiğimiz koca bir 5 ay 5 gün. Tarifsiz ve sonsuz bir acıyla yaşamayı öğrenmeye başladık.
Depremin yıkıcı etkileri geride kalırken;
Medeniyetler kentimiz sinek, böcek, asbest ve çöp gibi sağlığı tehdit eden mikroplarla dolu ama her şey normalmiş gibi gösteriliyor.
Sevdiklerimiz, evimiz, memleketimiz, hayatımız olmadan geçen bu 5 ay 5 gün içinde özlemimiz her geçen gün çığ gibi büyüyor. Kendimi ve hayatımı çok özledim. Alışmak zorunda kaldığımız bu hayat için çok üzgünüm...
Giden kayıplarımızın sayısını bile tam bilmiyoruz. Bizlerde öldük ama gömülmedik.
Sevgi, hoşgörü, barış ve kardeşlik kenti Hatay kimliğini arıyor.
155 gündür ölüyüm, çığlığım, sahipsizim…