AB, 2022 yılında teknoloji şirketleri ve dijital platformlara yönelik dünyanın en kapsamlı kurallarını içeren Dijital Hizmetler Yasası'nı (DSA) kabul etti.
Güncel ihtiyaçlar karşısında 20 yıllık kurallarının yetersiz kaldığını anlayan AB, dijital ortamda güvenlik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve ortak pazarın işleyişini düzeltme gibi hedeflerle iddialı bir adım atmış oldu.
Aşamalı biçimde yürürlüğe giren yeni yasayla Avrupa'da faaliyet gösteren büyük çevrim içi sosyal platformlar, alışveriş siteleri, içerik paylaşım siteleri, uygulama mağazaları, konaklama platformları ve arama motorları için katı yükümlülükler belirlendi.
Bu çerçevede X, Google, Apple, Facebook ve Microsoft'un da aralarında olduğu büyük dijital platformlar daha sıkı denetime girdi.
Düzenleme, ilk olarak Ağustos 2023'te büyük ölçekliler, şubat ayından itibaren de tüm platformlar için uygulanmaya başlandı.
Kullanıcı bildirimleri, içerik denetimi ve raporlama
Ana hedefi çevrim içi ortamda yasa dışı ve zararlı faaliyetler ile dezenformasyonun yayılmasını önlemek olan yeni kurallar, kullanıcı güvenliğini artırmayı, temel hakları korumayı ve adil dijital ortam sağlamayı amaçlıyor.
Yasanın getirdiği yeni yükümlülükler uyarınca platformlar, kullanıcıların yasa dışı içerikleri kolayca bildirebilmeleri için yeni yollar sunmak zorunda kaldı.
Platformlardaki içerikler konusunda da önlemler yürürlüğe girdi. Şirketler, sorunlu olduğu bildirilen içerikleri "hızlı ve tarafsız" şekilde değerlendirmek ve kaldırmakla yükümlü hale geldi.
Teknoloji şirketlerinin kurallara uyum yönünde attıkları adımların değerlendirileceği raporlama yükümlülükleri de getirildi. Platformlar, yasa dışı ve zararlı içeriklerle nasıl mücadele ettiklerine dair düzenli şeffaflık raporları yayımlamakla mükellef oldu.
- Mahremiyet hakları
Yasanın başlıca unsurları arasında kullanıcıların mahremiyet haklarını korumak geliyor.
Bu kapsamda dijital platformların kullanıcılarına karşı daha şeffaf olmaları zorunlu kılındı. Platformlara kullanıcıların kişisel bilgilerini toplama ve kullanmaları için yalnızca açık rızalarını alma koşulu getirildi.
Ayrıca, platformların kullanıcılara yapacağı bildirimleri daha anlaşılır dille sunmaları şart koşuldu.
Birçok dijital hizmet sağlayıcısını kapsayan AB kuralları, özellikle aylık 45 milyondan fazla aktif kullanıcıya sahip platformlara ise "daha katı kurallar" getirdi.
"Büyük" olarak tanımlanan ve sınıflandırılan platformların sorunlu içerikle ilgili sorumlulukları, diğer küçük mecralara nazaran artırıldı. Bu platformlara bildirilen sorunlu ürünleri, hizmetleri ve içeriği hızla kaldırma zorunluluğu getirildi.
Dezenformasyon da hedefte
Yeni kurallar, dezenformasyonu önlemeyi de ana hedef olarak belirledi. Dezenformasyona ortak bir tanım getiren yasada "yanlış veya yanıltıcı bilgilerin kasıtlı yayıldığı içerik" olarak tanımlanan dezenformasyonun önlenmesi için platformların önleyici faaliyetlere odaklanması istendi.
Ayrıca, dezenformasyonla ilgili içeriklerin kaldırılma nedenlerini kullanıcılarına açıklama zorunluluğu getirildi.
Seçim dönemlerinde yoğunlaşan dezenformasyona karşı da ilave önlemler alındı. Burada yanıltıcı bilgileri, görüntü ve ses gibi unsurları değiştiren "deepfake" içerikleri etiketleyen ve bunların hatalı olduğunu vurgulayan uyarılar konulması şart koşuldu.
Çocukları koruma
Yasayla reşit olmayanların internet ortamında daha iyi korunması da amaçlandı.
Çocukları zararlı içeriklerden korumak için gerekli önlemlerin alınması zorunlu kılınarak reşit olmayanların profillerine dayalı hedefli reklamların gösterilmesi yasaklandı.
Çocuklara yönelik içeriklerin nasıl denetlendiği ve zararlı içeriklerin nasıl kaldırıldığı konusunda şeffaflık koşulu getirildi.
Cezai yaptırımlar
Yasa, dijital platformlara getirdiği iddialı kurallar kadar bunlara uyulmaması halinde kesilecek para cezalarıyla da dikkati çekiyor.
Hükümlerin ihlali halinde ihlalin büyüklüğüne, süresine ve yoğunluğuna bağlı şekilde ilgili platformun yıllık cirosunun yüzde 6'sına kadar para cezası uygulanabiliyor.
Bu da dünyanın en büyük şirketleri haline gelmiş olan dijital platformların kural ihlali durumunda milyarlarca dolar para cezasına çarptırılması anlamını taşıyor.
Platformların AB'ye faaliyetleri ve kurallara uyum konusundaki adımları raporlama ve bildirim sürecinde yanlış, eksik veya yanıltıcı bilgi sağlamaları durumunda da ayrıca para cezası kesilebiliyor.
Sürekli kural ihlaline de ayrıca cezai işlem gerçekleştiriliyor. Bir platformun, uyarılara rağmen kural ihlalini sürdürmesi durumunda ise "periyodik para cezası" yaptırımı uygulanıyor.
İhlallerin tekrarı durumunda bu dijital platformların AB'deki faaliyetine son verilebilmesi de seçenekler arasında bulunuyor.
AB-X kavgaları
Yeni kurallar, AB ile X platformunu defalarca karşı karşıya getirdi.
AB, Elon Musk'ın 2022'de sosyal medya platformu Twitter'ı satın almasının ardından "Avrupa'da bizim kurallarımız geçerli" mesajı vermişti.
Dönemin AB Komisyonunun İç Pazardan Sorumlu Üyesi Thierry Breton, bu alımın ardından "Avrupa'da kuş, bizim kurallarımıza göre uçacak." uyarısında bulundu.
Geçen yıl ise AB Komisyonu, X sosyal medya platformunda şiddet bulunduran yasa dışı içerik ve dezenformasyonun yayıldığını, bu tür içeriklerin uyarılara rağmen kaldırılmadığı gerekçesiyle Musk'a 24 saat süre verdi. Bunun ardından X platformu, AB'nin taleplerine karşılık vermek zorunda kaldı.
Ayrıca, AB, İsrail'de 7 Ekim 2023 sonrasında başlayan olaylarla birlikte yayılan dezenformasyon, yasa dışı ve zararlı içerikler nedeniyle X hakkında soruşturma başlattı.
Komisyonun yasayı ihlalle ilgili resmi süreci, X şirketinin sunduğu belgeler ve "Hamas'ın İsrail'e saldırılarının" ardından yayılan dezenformasyon, yasa dışı ve zararlı içeriklerle ilgili resmi bilgi talebine verdiği yanıtların ardından yürütülen ön soruşturmaya dayanarak başlattığı bildirildi.
Temmuzda ise AB Komisyonu, X'e yönelik soruşturmada "karanlık modeller, reklam şeffaflığı ve araştırmacılar için veri erişimi" ile ilgili alanlarda şirkete yasayı ihlal ettiği yönündeki ön bulgularını gönderdi.
Yapılan incelemede X platformunun "mavi onay" işaretinin kullanıcıları yanıltıcı şekilde tasarlandığı ve çalıştırıldığı, bunun kullanıcıları aldatmak için kötü niyetli aktörler tarafından kullanıldığı yönünde kanıtların bulunduğu, X'in reklam konusunda gerekli şeffaflığı temin etmediği ve AB yasalarında belirtilen koşullar doğrultusunda araştırmacıların kamuya açık verilere erişimini sağlamadığı belirtildi.
Kavga kızıştı
Bunun ardından X sosyal medya platformunun sahibi Musk, ortaya önemli bir iddia attı.
Musk, "AB Komisyonu yasa dışı bir gizli anlaşma teklif etti: Eğer konuşmayı kimseye söylemeden sessizce sansürleseydik bize ceza vermeyeceklerdi. Diğer platformlar bu anlaşmayı kabul etti. X kabul etmedi." paylaşımında bulundu.
AB-X kavgasında tansiyonu yükselten son adım ise ağustosta yaşandı.
Dijital kurallardan sorumlu olan AB Komisyonu Üyesi Breton, Musk'a eski ABD Başkanı ve Cumhuriyetçilerin Başkan adayı Donald Trump'la X sosyal medya platformunda yapacağı yayında itidalli olmasını ve Birliğin dijital kurallarına uygun davranmasını talep ettiği mektup gönderdi.
Musk da X hesabından Breton'ın adını etiketleyerek sinkaflı ifadeler içeren film görselini paylaştı.
Gerilimin artmasıyla AB Komisyonu, Breton'u yalnız bıraktı. Komisyon, Musk'a gönderilen mektubun Başkan Ursula von der Leyen veya Komisyon üyeleriyle koordine edilmediğini, bu konuda mutabık kalınmadığını ve Breton'un kendi başına hareket ettiğini açıkladı.
İtibarı zedelenen Breton, döneminde çeşitli anlaşmazlıklar yaşadığı Ursula von der Leyen'in yeni kabinesinde kendisine yer edinemedi.
AB'nin yasası X'te neleri değiştirdi?
X platformu, AB kuralları çerçevesinde yasa dışı içeriği daha kolay bildirme olanağı tanıyan özellikler sundu.
Platform, çok ilgi toplayan ancak hatalı veri içeren paylaşımların altında uyarılar yayımlamaya ve doğru bilgileri sunmaya başladı.
Artık X, kullanıcılara içeriklerinin neden kaldırıldığını veya hesaplarına erişimin neden kısıtlandığını açıklıyor.
Kullanıcılar, platformda görüntülenen reklamlar hakkında da detaylı bilgilere daha kolay erişebiliyor.
Öte yandan, X'in kurallara uyum yönünde attığı adımlara rağmen AB soruşturmaları devam ediyor. Onaylı hesaplar, reklamlardaki şeffaflık, araştırmacılara sunulan veriler, yasa dışı içerik ve manipülasyonun yayılmasını önleme gibi alanlardaki önlemlerin yetersiz bulunması durumunda platforma AB'nin yüksek para cezası kesmesi söz konu olacak.
Meta da sıkıştırılıyor
AB'nin yeni kuralları, adını X ile yaşanan tartışmayla duyursa da diğer teknoloji şirketleri de benzer süreçler yaşıyor.
Aralıkta AB, Facebook ve Instagram'ın sahibi Meta'dan çocukların cinsel istismarı da dahil olmak üzere küçüklerin korunmasına yönelik risk değerlendirmeleri ve alınan önlemlere ilişkin resmen bilgi talep etti.
Ayrıca, AB Komisyonu, nisanda Meta hakkında platformlarında "yanıltıcı reklam ve dezenformasyonla mücadele" gibi alanlarda Birliğin kurallarına uyulmadığı gerekçesiyle soruşturma başlattı.
AB, mayısta ise Facebook ve Instagram'da reşit olmayanların korunmasına ilişkin Birliğin kurallarına uyulmadığı gerekçesiyle Meta hakkında soruşturma açtı.
Ağustosta da AB, Meta'dan araştırmacıların platformlarındaki verilere erişimini sağlama yükümlülüklerine uyumu ile seçim gözlem planları konusunda bilgi talep etti.
Böylece, AB, yeni kuralları kapsamında Meta şirketlerini de yakın takibe aldı.
TikTok
AB, 7 Ekim'in ardından başta terör, şiddet ve nefret söylemli içerikler ile dezenformasyonun yayıldığı iddiaları üzerine TikTok'un Birliğin kurallarına uyumuna ilişkin soruşturma açtı.
Şubat ayında da AB, çocukların korunması, şeffaf reklamcılık, araştırmacılar için veri erişimi ve platformun bağımlılık yaratan tasarımı ile zararlı içeriğin risklerine ilişkin konularda TikTok'a ayrı inceleme başlattı.
AB, kullanıcıların platforma arkadaşlarını davet etme gibi işlemleri sonucunda ödüller sunan TikTok Lite programını da incelemeye aldı. Bunun üzerine de TikTok, bu uygulamayı AB ülkelerinde kalıcı olarak geri çekti.
Alışveriş siteleri mercek altında
AB, yeni kuralları kapsamına giren çevrim içi alışveriş sitelerini de sıkı denetime soktu.
AB Komisyonu, Kasım 2023'te ABD merkezli e-ticaret şirketi Amazon'dan yasa dışı ürünlere karşı alınan önlemler ve tüketicilerin nasıl korunduğu konusunda bilgi talep etti.
Temmuzda ise AB, Amazon'dan platformdaki ürün tavsiye sistemleri gibi alanlarda kurallarına uyumu konusunda detaylı bilgi istedi.
AB, gözünü Çin sitelerine de çevirdi.
AB, Kasım 2023'te Çinli e-ticaret ve teknoloji grubu Alibaba'nın alışveriş sitesi AliExpress'ten yasa dışı ürünlere karşı alınan önlemlere ilişkin, haziranda da Temu ve Shein'dan "kullanıcıların yasa dışı ürünleri bildirmelerine imkan sağlayan mekanizmalar, kullanıcıları aldatmayacak veya manipüle etmeyecek çevrim içi arayüzler, küçüklerin korunması, tavsiye sistemlerinin şeffaflığı ve satıcıların takibi" gibi yükümlülüklere uyum konusunda resmi bilgi talebinde bulundu.