HATSU İşletmeler Daire Başkanı Fatma Öncü Dönmez, deprem sonrası yaşanan sıkıntıları ve hayata geçirilen projelerle ilgili bilgiler verdi.
Yaşanan depremlerle birlikte birçok tesisin hasar gördüğünü söyleyen Dönmez, bu tesislerle ilgili İller Bankası tarafından ihaleler açıldığını ve tesislerde kapasite artışı olduğunu belirtti.
GÖÇ NEDENİYLE ARITMA TESİSLERİMİZ YETERSİZ KALDI
Deprem nedeniyle nüfus olarak yoğun göç alan İskenderun, Narlıca ve Serinyol Su Arıtma Tesislerinin bakım onarım çalışmalarının devam ettiğini ve çalışmaların bitmesiyle birlikte faaliyete geçireceklerini söyleyen Dönmez “Sadece deprem sürecinde değil, deprem öncesinde de arıtma tesislerimizde kapasite artışı söz konusuydu. Mesela Reyhanlı ilçemize Suriyeli göçmenlerin yerleşmesi sonucu biz Atık Su Arıtma Tesisimizi devreye aldığımız dönemde zaten 35 yıl sonraki nüfus projeksiyonuna ulaşmıştık. Bu nedenle zaten sıkıntı yaşıyorduk. Şu anda yaşanan göçle birlikte bu sıkıntımız artarak devam ediyor.
Deprem öncesinde 2014 yılında Büyükşehir olmamızla birlikte 6 adet Katı Atık Arıtma Tesisi, Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğümüze devredildi. Bunlar; 57 bin metreküp kapasiteli İskenderun, 28 bin 800 metreküp kapasiteli Turunçlu Atık Su Arıtma Tesisleri ile 1800 ve 5.500 metreküp kapasiteye sahip Payas’ta iki Atık Su Arıtma Tesisi, 400 metreküp kapasiteli Belen TOKİ Atık Su Arıtma Tesisi ve 500 metreküp kapasiteli Karayılan Atık Su Arıtma Tesisi.
Bu tesislere ek olarak sayın başkanımız Doç. Dr. Lütfü Savaş’ın da özellikle üzerinde hassasiyetle durduğu, ovadaki kirliliği ve Asi Nehri’ndeki kirliliği önlemek adına 9 adet Atık Su Arıtma Tesisi yaptık. Bu tesislerin kurulması; dünya üzerinde azalan su kaynakları düşünüldüğünde, suyun tekrar kullanılması, hastalıkların önlenmesi, halk sağlığının korunması açısından çok önemli. Bizler de 2014 yılında Asi havzasında ciddi oranda atık sulardan kaynaklanan bir kirlilik olduğunu tespit ettik.
ASİ HAVZASINDAKİ KİRLİLİĞİ ÖNLEDİK
Şöyle ki; Karasu Deresini Kırıkhan ve Hassa ilçelerinin atık sularının arıtılmadan deşarj edildiğini, Reyhanlı’nın atık suyunun Afrin Çayı’na arıtılmadan deşarj edildiğini, Serinyol Mahallemizin, Samandağ İlçemizin ve Antakya Narlıca Mahallemizin atık sularının direkt Asi havzasına arıtılmadan deşarj edildiğini, Erzin, Dörtyol ve Denizciler’den de arıtılmadan Asi havzasına deşarj edildiğini tespit ettik.
Ovada sulama Asi havzasından sağlanıyor. Bu atık sulardan kaynaklı inanılmaz derecede bir kirlilik yükü vardı. Bu nedenle biz, ovada yapmış olduğumuz Narlıca’daki tesisimizi özellikle arıtım verimi çok yüksek olan prosesle projelendirdik.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK ATIK SU ARITMA TESİSİNE SAHİBİZ
21 bin metreküp kapasiteye sahip tesisimiz, dünyanın 5., Avrupa’nın 2., Türkiye’nin ise en büyük kapasiteye sahip mebram prosesli Atık Su Arıtma Tesisidir.
2014 yılından bugüne kadar yaptığımız tesislerle günlük arıttığımız su miktarını 60 bin metreküpten 130 bin metreküpe çıkardık.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından sürekli denetimler yapılıyor. İçme suyunda da aynı şekilde Bakanlık tarafından denetimler yapılıyor.
Hatay genelinde 4 adet içme suyu arıtma tesisimiz var. Bu 4 tesisten günlük şuan için 102 bin metreküp su arıtılarak şebeke iletimini sağlıyoruz. Sularımız yüksek kaliteli olduğu için şu anki denetimlerimiz 40 parametreye düşürüldü. Bu da büyük bir başarıdır ve suyumuzun ne kadar temiz olduğunu göstermektedir.
İSKENDERUN’A SANİYEDE 1500 LİTRE SU İLETİMİ SAĞLAYACAĞIZ
Bu arada İskenderun içme suyu arıtma tesisini deprem sonrası devreye almak için çalışmalara başladık. Bununla ilgili DSİ’nin ikmal inşaatı ihalesi tamamlandı. İskenderun’a 15-20 gün içerisinde saniyede 1500 litre su iletimi sağlayacağız ve büyük bir açığı kapatmış olacağız.
EKONOMİK SIKINTILARDAN DOLAYI YARDIM KURULUŞLARINDAN DESTEK ALIYORUZ
Son olarakta; deprem sürecinde su tahsilatlarımızı yapamadık. Bu nedenle maddi sıkıntılardan dolayı çok etkilendik. Deprem sonrası ilk etapta yapmış olduğumuz arıza ve eksik tespitlerinden sonra belirlediğimiz acil ihtiyaç listemizi bize desteğe gelen Su ve Kanalizasyon İdarelerine ve yardım kuruluşlarına bildirdik. Sağolsunlar bize acil ihtiyaçlarımızı gidermek adına malzeme ve kimyasal destekleri oldu.
Biz işlemlerimizi halen yardım kuruluşlarından gelen ve gelecek olan desteklerle sürdürmeye çalışıyoruz. Genel müdürümüz sayın M. İkbal Polat beyefendinin de söylediği gibi Türkiye’nin en ucuz suyunu sağlıyoruz. Su tahsilatlarının düzenli yapılmasıyla birlikte yardım kuruluşlarına bağımlılığımız azalacaktır” dedi. Doğanay Yiğitoğlu
