Cilt yaşlanmasını geciktirme ve cilt nakli gibi alanlarda devrim niteliğinde olması beklenen bu gelişme, biyoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Cambridge Üniversitesi'ndeki Wellcome Sanger Enstitüsü tarafından yürütülen ve dünyanın en iddialı biyoloji araştırma projelerinden biri olan İnsan Hücresi Atlası projesi kapsamında gerçekleştirilen bu çalışma, insan cildinin kök hücrelerden nasıl oluştuğunu ortaya koyuyor.

AK Parti Mudanya’da Gençlik Kaan Gürbüz’e emanet AK Parti Mudanya’da Gençlik Kaan Gürbüz’e emanet

Cilt Yaşlanmasını Durdurmanın Yolları

Projenin liderlerinden Prof. Muzlifah Haniffa, bu buluşun hastalıkları daha etkili tedavi etmek ve insanları daha uzun süre genç tutmak için önemli bir adım olduğunu belirtti. "Cildi manipüle edebilirsek, yaşlanma belirtilerini önleyebiliriz. Bu sayede daha az kırışıklıkla karşılaşabiliriz," diyen Haniffa, cilt hücrelerinin ilk gelişiminden yaşlanmaya kadar olan süreçlerini anlamanın yeni tedavi yöntemleri geliştirmede anahtar olacağını vurguladı.

Hücrelerden Yapay Cilt Üretimi

Laboratuvar ortamında küçük deri parçaları üretmeyi başaran araştırmacılar, bu ciltlerde küçük tüylerin çıktığını gözlemledi. Bilim insanları, kök hücreleri belirli kimyasallar kullanarak aktif ve pasif hale getirerek cilt hücrelerini üretmeyi başardı. Bu teknik sayesinde cilt nakillerinin yanı sıra yara izlerini önleyecek yöntemler geliştirilebilecek.

Biyoloji Dünyasında Yeni Bir Dönem

İnsan Hücresi Atlası projesi, insan vücudunun her bir parçasının hücre hücre nasıl oluştuğunu anlamayı hedefliyor. 8 yıllık bir sürede beynin ve akciğerlerin taslak atlaslarını oluşturan araştırmacılar, şimdi böbrek, karaciğer ve kalp gibi organlar üzerinde çalışıyor. Projenin liderlerinden Prof. Sarah Teichmann, bu atlasların bir araya getirilmesiyle insan anatomisi ve fizyolojisi konusundaki bilgilerin baştan yazılabileceğini ifade etti.

Yaşlanmayı Durdurmanın Ötesinde: Yeni Tedavi Yöntemleri

Araştırmacılar, cilt hastalıklarının gelişim süreçlerini ve olası yeni tedavi yöntemlerini de bu teknoloji ile araştırmayı planlıyor. Genlerin nasıl aktive edildiğini anlamak, gelecekte saç dökülmesini önlemekten yanık tedavisine kadar geniş bir yelpazede kullanılabilecek yeni tedavi yöntemlerinin önünü açabilir.

Kaynak: Haber Merkezi