ODTÜ Ekosistem Uygulama ve Araştırma Merkezi (EKOSAM) Müdürü de olan Beklioğlu, AA muhabirine, Eymir Gölü'nde artan balık ölümleri ve bu konuda yürütülecek çalışmalara ilişkin bilgileri paylaştı.
Toplu balık ölümlerinin İzmir Körfezi'nde görüldüğünü, Eymir ve birçok gölde de benzer olayların yaşandığını anımsatan Beklioğlu, suya karışan evsel ve tarımsal atıkların bu tablonun en önemli nedenlerinden olduğuna dikkati çekti.
Prof. Dr. Beklioğlu, göllerdeki evsel, tarımsal atık suların azot ve fosfor bakımından zengin olduğunu, bu durumun sudaki planktonları ve biyolojik üretimi artırarak oksijen seviyesinin düşmesine neden olduğunu, balık ölümlerinin önüne geçmek için havzalardan göllere atık suların verilmemesi gerektiğini söyledi.
"Eymir Gölü'nde sazan balıklarının sayısında artış yaşandı"
Göllerdeki ekolojik yapının korunmasının büyük önem taşıdığının altını çizen Beklioğlu, suda oksijen seviyesindeki hızlı düşüşün balık ölümlerini tetiklediğini, bu durumun yaz ortası ve sonunda daha fazla yaşandığını anlattı.
Bu durum sonucunda göllerde oksijen ihtiyacı yüksek turna gibi balıkların sayısının azaldığını, sazan balıklarının ise arttığını dile getiren Beklioğlu, sazan balıklarının dip çamurunu karıştırarak planktonların çoğalmasına yol açtığını ve bunun da oksijen seviyesini daha da düşürdüğünü ifade etti. Prof. Dr. Beklioğlu, şunları kaydetti:
"Aynı havzanın iki gölü olan Eymir ve Mogan göllerini 1996'dan beri örnekliyoruz. Bu kapsamda 2 defa yenileme amacıyla Eymir Gölü'ndeki sazan balıklarını seyrelttik. Gölün ekolojik yapısında mükemmel bir iyileşme oldu, su içi bitkileri tekrar döndü, su berraklığı ve sudaki oksijen seviyesi arttı.
Şimdi bunu tekrar uygulamak istiyoruz çünkü Eymir Gölü'nde sazan balıklarının sayısında artış yaşandı. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğüyle bir görüşme yaptık ve bu görüşmelerden olumlu dönüşler aldık. Bakanlıkla bir protokol imzalayacağız ve Eymir Gölü'ndeki artan sazan balıklarını azaltacağız. Hedefimiz göldeki ekolojik yapıyı iyileştirmek. Bunun için 1 yıllık süreçte göldeki sazan balıklarının yüzde 75'ini seyreltmek istiyoruz. Buradan elde ettiğimiz sonuçlar, Türkiye'nin farklı yerlerine de uygulanması açısından model oluşturuyor."
"Çok kötü bir koku yayılıyor"
Öte yandan Eymir Gölü'nde hobi amaçlı balıkçılık yapan vatandaşlar da göldeki kirlilik ve kökü kokudan duydukları rahatsızlığı dile getirdi.
Gölü daha önce hiç bu kadar kirli görmediğini vurgulayan Ali Haydar Ataş, "Balıklar neredeyse yok gibi. Balıkçı arkadaşlar gelirdi, onlar da yok artık. 2 saattir buradayım, hiç balık tutamadım." dedi.
Tunç Cihan Özgül de yıllardır Eymir Gölü'nde balık tuttuğunu, göldeki kirliliğin artmasıyla artık bu tutkusundan vazgeçtiğini söyledi.
Gölde çok kötü bir koku olduğunu, balık ölümlerinin yaşandığını aktaran Özgül, "Artık Eymir Gölü'nde balık tutmamayı tercih ediyoruz. Arabayla geçerken de yürüyüş yaparken de çok kötü bir koku yayılıyor. Üzülüyorum bu duruma." diye konuştu.
Özgül, ölen balıklarının çoğunluğunun turna balıkları olduğunu kaydetti.