GAZZE (AA) - Gazze Şeridi'nin Cibaliya Mülteci Kampı'nda yer alan ve İsrail'in zoruyla 3 ay önce terk etmek zorunda kaldığı evine ateşkesle birlikte geri dönen Kumsan, saldırılar sonucu tanınmaz hale gelen bölgede sevdiklerinden bir iz bulmak istedi.
Ebu Kumsan, İsrail'in saldırılarında 14 ay önce hayatını kaybeden annesi, eşi ve kızının cesetlerine ulaşabilmek amacıyla 19 Ocak'ta yapılan ateşkesin ardından hemen evine gitmek istedi.
Yıllardır yaşadığı bölgenin moloz yığınına dönüştüğünü gören Ebu Kumsan, 16 Kasım 2023'te saldırıya uğrayan evinin tanınmaz hale geldiğini gördü.
"Bölge tanınmaz halde"Ebu Kumsan, "Burayı görmek için döndüm ve etrafı biraz dolaşmadan tanıyamadım. Bölge tanınmaz halde. 36 yıldan uzun süre yaşadığım yeri yapılarını tanıyabilmem için incelemem gerekti." dedi.
Gazze'nin Cibaliya Mülteci Kampı'nda çarşının olduğu işlek noktadaki evinin yer aldığı bölgede hiçbir yaşam belirtisi kalmadığını aktaran Ebu Kumsan, ailesinden bir ize rastlamaya çalıştığını anlattı.
Ebu Kumsan, "Enkazın yıkıntılarının başında tek başıma durdum. Ürkütücü sessizlik her tarafımı sardı. Ailemin kokusuyla kendimi avutmaya çalıştım. Annem, karım, beş yaşındaki kızım, iki kız kardeşim, kocaları ve çocuklarının bedenleri enkaz altında." ifadelerini kullandı.
Evinin bulunduğu bölgenin tamamen yıkıldığını dile getiren Ebu Kumsan, "Burada binalar, sivil yerleşim yerleri vardı. Hepsi yerle bir oldu, geriye enkazı kaldı." diye konuştu.
"Sanki daha önce hiç var olmamışçasına bir yıkım"Kamerasıyla Cibaliya'daki yıkımın boyutlarını belgeleyen Ebu Kumsan, şunları söyledi:
"Buradaki yıkım, Japonya'nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atılan atom bombalarının yol açtığı yıkımı aşmış durumda. Cibaliya'da bu iki kenttekinin izlerine benzer şeyleri gözlerimizle gördük."
471 gün boyunca Gazze'nin kuzeyine atılan ateş ve barut miktarı atıldığı coğrafyanın alanı göz önüne alındığında belki de tarih boyunca yaşanan savaşlarla kıyaslanamaz."
Ebu Kumsan, ulaşım araçlarının sayısının az olması, yolların moloz, enkaz ve çamur kaplı olması nedeniyle kuzeye ulaşmak için saatlerce aralıksız yürümek zorunda kaldıklarını aktardı.
İsrail ordusuna ait tank ve askeri araçların açtığı düzlükler hariç bölgede hiçbir sokak ve meydanın eskisi gibi olmadığını ifade eden Ebu Kumsan, bu tank ve askeri araçların üç aydan uzun süre boyunca ölümlere, bombalamalara ve yıkımlara yol açtığını dile getirdi.
Ebu Kumsan, evini hemen tanıyamadığını, çevresini dolaştıktan sonra çok şaşırdığını belirterek, bu evin, ailesinden bazılarının cansız bedenleri üzerine yıkılmış durumda olduğunu kaydetti.
Daha önce kaldığı bölgede yaşama dair hiçbir ize rastlamamasının "yüreğindeki hüznü ve içindeki kasveti daha da artırdığını" söyleyen Ebu Kumsan, şunları ifade etti:
"Evimizin karşısındaki küçük ekmek fırını da yok olmuş, yerinde İsrail ordusunun araçları için açtığı bir sokak var. Onun karşısındaki felafel lokantası artık harabeye dönmüş durumda. Bitişiğindeki eczane sanki buhar olup uçmuş. Yakınlarda bulunan cami, dükkân ve ev aletleri mağazası ise sanki daha önce hiç var olmamış gibi."
Cibaliya Mülteci Kampı'nda gazetecilik görevini tamamladıktan yaşama dair hiçbir belirtinin bulunmadığını belgeledikten sonra zorla yerinden edildiği Gazze kentinin batısına dönen Ebu Kumsan, içini bir sıkıntı ve hasretin sardığını aktardı.
İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes ve esir takası anlaşmasıArabulucu ülkelerden Katar, 15 Ocak'ta İsrail ile Hamas arasında Gazze'de ateşkes ve esir takası konusunda anlaşmaya varıldığını duyurdu.
Anlaşma, 19 Ocak Pazar günü TSİ 12.15'te yürürlüğe girdi. Üç aşamadan oluşacak ateşkes anlaşmasının ilk 42 gününde İsrailli 33 esir serbest bırakılacak.
Anlaşma, Gazze Şeridi'ne insani yardımların kapsamlı şekilde ulaşmasının yanı sıra yerinden edilen Filistinlilerin bölgelerine geri dönebilmelerini içeriyor.
İkinci ve üçüncü aşamaların detayları ise birinci aşamanın tamamlanmasıyla açıklanacak.
Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail ile varılan ateşkes ve esir takası anlaşmasının birinci aşaması kapsamında 19 Ocak'ta 3 İsrailli kadın esiri Kızılhaç ekibine teslim etti.
Bu kapsamda İsrail hapishanelerinde tutulan 90 Filistinli çocuk ve kadın da işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Ofer Askeri Cezaevinden serbest bırakıldı.
İsrail'in 471 gün boyunca Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 46 bin 913 kişi hayatını kaybetmiş, 110 bin 750 kişi yaralanmıştı.
Muhabir: Ramzi Mahmud,Çağrı Koşak