Sağlık sistemindeki aksaklıkları ve çalışma koşullarını protesto eden aile hekimleri, 5 gün sürecek iş bırakma eylemiyle haklarını talep ediyor.
Türkiye sağlık sistemi, önümüzdeki hafta önemli bir sınavdan geçecek. Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları, çalışma koşullarını ve özlük haklarını protesto etmek için 2-6 Aralık tarihinde 5 günlük greve çıkma kararı aldı. Bu süreçte aile sağlığı merkezlerinde hizmet verilmemesi beklenirken, sağlık sistemindeki yapısal sorunlar yeniden gündeme gelecek.
Aile hekimleri, yıllardır artan iş yükü, yetersiz ücret politikaları ve sağlık sistemindeki aksaklıklar nedeniyle zorlu koşullarda çalıştıklarını dile getiriyor. Türkiye genelinde sağlık çalışanları, aşırı hasta yoğunluğu, yetersiz personel ve düşük bütçeler sebebiyle sık sık tükenmişlik sendromuyla karşı karşıya kalıyor. Grev, yalnızca bu sorunları değil, kamunun sağlık politikalarındaki yanlışlıkları da gözler önüne sermeyi amaçlıyor.
HEKİMLERİN TALEPLERİ NELER?
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) tarafından yapılan açıklamada, grevin nedenleri ve hekimlerin beklentileri şu şekilde sıralandı:
Ücretlendirme: Sağlık çalışanlarının maaşlarının, ekonomik şartlara uygun hale getirilmesi ve emeklilik haklarında iyileştirme yapılması.
Çalışma Koşulları: Aile hekimleri, hasta yoğunluğu ve bürokratik işlemlerle boğuşurken, personel eksikliği nedeniyle iş yüklerinin arttığını belirtiyor.
Şiddete Karşı Koruma: Sağlık çalışanlarına yönelik artan şiddet olaylarına karşı caydırıcı yasalar ve daha etkili önlemler alınması.
Daha Fazla Ödenek: Aile sağlığı merkezleri için ayrılan ödeneklerin artırılması, fiziksel altyapı ve tıbbi cihaz eksikliklerinin giderilmesi.
Performans Baskısının Azaltılması: Hekimler, yalnızca hasta sayılarına dayalı performans değerlendirme sisteminin değiştirilmesini talep ediyor.
SAĞLIK SİSTEMİNE ELEŞTİRİLER
Türkiye'nin sağlık sistemi, aile hekimlerine çok fazla yük bindirerek birinci basamak sağlık hizmetlerini etkili şekilde sunmakta zorlanıyor. Aile sağlığı merkezlerinde randevusuz hasta kabul edilmesi, sistemde gereksiz yoğunluk yaratıyor. Bunun yanı sıra, aile hekimlerinden koruyucu sağlık hizmetleri, aşılama programları ve hasta takibi gibi kritik görevleri yerine getirmeleri beklenirken, yetersiz kadrolarla çalışmaları hizmet kalitesini düşürüyor.
Uzun vadeli bir çözüm planı olmaksızın aile hekimlerine yüklenen yeni görevler ve rapor işlemleri, sistemi sürdürülemez bir noktaya getiriyor. Sağlık Bakanlığı'nın, sahadaki sorunları çözmek yerine performans odaklı bir yönetim anlayışını benimsemesi eleştiriliyor.
VATANDAŞLAR NE YAPMALI?
Grev süresince aile sağlığı merkezlerinden hizmet almak isteyen vatandaşların, durumlarını devlet hastaneleri veya özel sağlık kuruluşları üzerinden takip etmesi gerekecek. Sağlık hizmetinde yaşanacak bu aksama, sistemin diğer basamaklarına ek yük getirebilir.
HEKİMLERİN SESİNE KULAK VERİLMELİ
Grev kararının, yalnızca aile hekimlerinin sorunlarını değil, tüm sağlık sistemindeki aksaklıkları gündeme taşımayı hedeflediği belirtiliyor. Sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını iyileştirmenin, aynı zamanda hastalar için daha iyi bir sağlık hizmeti sunmak anlamına geleceği de kaydediliyor.
Sağlık sisteminin sürdürülebilirliği, yalnızca ekonomik değil, sosyal bir öncelik olarak ele alınması gerekiyor.
