AA muhabirinin Bakanlıktan edindiği bilgiye göre, pestisit kalıntısının tespitine yönelik hasat öncesi üretim alanlarında, hasat sonrasında hal giriş noktalarında, paketleme tesislerinde, toptan ve perakende satış noktalarında denetimler yapılıyor, ihracata konu ürünler için de ihracat öncesi pestisit denetimleri sürdürülüyor.

Pestisit kalıntısı için alınan numunelerin analizi, cihazın tespit edebildiği toplam aktiflerin numunede aranmasıyla gerçekleştiriliyor. Bir numunede 400-800 arasında etken madde analizi yapılarak kalıntı aranıyor. Analizlerin ardından mevzuata uygun olmayan düzeyde pestisit kalıntısı tespiti ya da tavsiye dışı kullanım belirlenmesi halinde üretici ve gıda işletmecilerine idari yaptırım uygulanıyor.

Üç yılda pestisit kalıntı oranı yüzde 35 azaldı

Bu kapsamda, 2021-2023 döneminde, hasat öncesi üretim alanları, hasat sonrası gıda işletmeleri ve ihracat öncesi olmak üzere tüm gıda zincirinde 250 bin numune alınarak analiz edildi.

Analiz sonuçlarına göre, üç yılda Türkiye'de pestisit kalıntı oranı yüzde 35, Avrupa Birliği (AB) Gıda ve Yemde Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) bildirimleri de yüzde 54 azaldı.

Türkiye, AB mevzuatını dikkate alarak kendi mevzuatını güncelliyor. Söz konusu mevzuat çerçevesinde yurt içi tüketim, ihracat ve ihracattan geri dönen ürünlerin kontrolleri gerçekleştiriliyor.

Türkiye'de RASFF bildirimleri "ulusal temas noktaları" tarafından takip ediliyor. Gelen bildirimler hızla incelenerek hatanın kaynağının tespitine yönelik çalışmalar başlatılıyor.

Alınan her bir RASFF bildirimi için ayrı takip ve izlenebilirlik denetimleri gerçekleştiriliyor, bildirime konu ürünlere yönelik resmi kontroller artırılıyor.

Tek iade nedeni pestisit kalıntısı değil

Otomotiv satışlarının 2023'teki rekor seviyeyi yakalaması bekleniyor Otomotiv satışlarının 2023'teki rekor seviyeyi yakalaması bekleniyor

Türkiye, 200'den fazla ülkeye 2 binden fazla tarımsal ürün ihraç ederken, pestisit kalıntısı nedeniyle bildirim alan ürün miktarının tüm ihraç edilen ürün miktarına oranı binde 1-2 seviyesinde bulunuyor.

Geçen yıl ihracatı yapılan 4,6 milyon ton taze meyve ve sebzeden 6 bin tonu geri dönerken, toplam geri dönen ürün miktarı yüzde 0,19 olarak hesaplandı.

Antep fıstığında fazla aflatoksin nedeniyle bu yıl 1320 sevkiyattan 15'i, kuru incirde fazla aflatoksin-okratoksin sebebiyle 4 bin 836 sevkiyattan 49'u geri döndü. Kuru kayısıda fazla kükürt dioksit dolayısıyla 4 yılda 17 bin 686 ton üründen 41,5 tonunun geri dönüşü gerçekleşti.

Özellikle Rusya tarafından yapılan bitki sağlığı kontrolleri sebebiyle Türkiye'de varlığı bilinen bitki karantinası zararlısı tespiti nedeniyle taze meyve-sebzeler geri gönderiliyor.

Mevzuata uygun olmayan ürünler imha ediliyor

İhracat aşamasında geri gönderilen ürünler, gerekçeler dikkate alınarak, Bakanlıkça yüzde 100 resmi kontrollere tabi tutuluyor.

İlgili gümrük müdürlüğünün talebi üzerine il tarım ve orman müdürlüklerince gerekli kontroller yapılıyor. Buna göre, ihraç edilen ürünle geri dönen ürünün aynı olup olmadığı kontrol ediliyor. Üründe bozulma, küflenme, böceklenme olup olmadığına yönelik muayene yapılıyor.

Kontroller sonucunda, mevzuata uygun olmayan ürünler ülkeye girişine, başka bir ülkeye gönderilmesine veya başka bir şekilde değerlendirilmesine izin verilmeden imha ediliyor.

Ayrıca organik tarım yapan üreticiler de il tarım ve orman müdürlüklerince denetleniyor. Bu kapsamda Bakanlık tarafından 2008-2024 döneminde, çiftçi, pazar ve satış yeri kategorileri başta olmak üzere, toplam 73 bin 221 denetim gerçekleştirildi.

Kaynak: aa