İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) üst düzey bir yetkili, Palmira’daki olası bir Türk üssünün bölgesel gerginlikleri artıracağı ve İsrail için güvenlik tehdidi oluşturabileceği uyarısında bulundu. Adının açıklanmasını istemeyen yetkili, “Palmira gibi stratejik bölgelerde Türk askeri varlığı, İsrail’in güvenlik çıkarları açısından büyük bir tehdit oluşturabilir” diyerek durumu net bir şekilde değerlendirdi.
Bölgedeki değişen koşullar, birçok ülkenin güvenlik algısını da dönüştürmüş durumda. Suriye’deki Baas rejiminin devrilmesinin ardından, özellikle İran’ın bölgedeki vekil güçlerinin zayıflaması ve İsrail’in Gazze’deki operasyonları, Orta Doğu’nun geleceğini belirsizleştiriyor. İsrail, bölgedeki askeri üslerden bazılarını bu hafta bombalayarak altyapıyı hedef aldı. Ancak IDF yetkilisi, şu anda doğrudan bir çatışma ihtimalinin düşük olduğunu vurgulasa da, bölgedeki dinamiklerin hızla değişebileceğini belirtti.
Türkiye ve İsrail Arasında ‘Savaş’ Korkusu Büyüyor
Suriye’deki bu gelişmeler, Türkiye ile İsrail arasındaki tansiyonu iyice artırmış durumda. Her iki ülkenin de bölgedeki askeri stratejileri, birbirlerine karşı daha temkinli adımlar atmalarına neden oluyor. Türkiye’nin Suriye’deki askeri üslerinin sayısını artırması, İsrail için güvenlik kaygılarını derinleştiriyor. Özellikle Palmira’daki üs, İsrail’in uzun vadeli güvenlik planları açısından bir tehdit olarak görülüyor.
Dünya, Suriye'deki gelişmelerin bir zamanlar bölgesel çapta sınırlı kalması beklenen etkilerinin şimdi nasıl geniş bir çatışmaya dönüşebileceğini endişeyle izliyor. Bir yanda İran’ın güç kaybetmesiyle yeniden şekillenen stratejiler, diğer yanda İsrail ve Türkiye arasındaki potansiyel bir çatışma riski, Orta Doğu’daki güvenlik sorunlarını katmerleştiriyor.
Tüm bu gelişmeler, bölgedeki savaşın çok daha geniş bir alanı kapsayabileceği ve uluslararası aktörlerin bu gerilime dahil olabileceği ihtimalini de güçlendiriyor. Sonuç olarak, Türkiye ve İsrail arasındaki gerginlik, sadece iki ülke için değil, tüm Orta Doğu için bir dönüm noktası olabilir.
