Son haftalarda Ege Denizi’nde yaşanan ‘deprem fırtınası’ ile gündeme gelen ve bu sebeple acil durum ilan edilen komşu Yunanistan’ın Santorini Adası, milattan önce 17'inci yüzyılda, yani 3.600 yıl önce insanlık tarihinin en büyük patlamalardan birine şahitlik etti. Peki, İlk Çağ’da ‘Thera’ olarak bilinen ve ortasında yanardağ bulunan adada, bundan yüzyıllar önce ne olmuştu?

EGE KIYILARINI VURAN AFET

BBC Türkçe’den Hilken Doğaç Boran’ın haberine göre, Santorini Adası, "Güney Ege Volkanik Yayı" olarak bilinen bir bölgede yer alıyor. Bu bölgede binlerce yıldır Girit'in güneyinde Afrika tektonik plakasının Avrasya plakasının altına girmesinden dolayı yoğun volkanik ve sismik faaliyetler görülüyor. Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Coğrafya Bölümü'nden Profesör Doktor Hakan Yiğitbaşıoğlu, 3600 yıl önce Santorini'yi, sonra Ege kıyılarını vuran afetin küçük patlamalar ve peş peşe depremlerle başladığını anlattı.

O dönemde yaşananları anlatan Yiğitbaşıoğlu, adada yaşayanların bu büyük patlamadan önce adayı terk ettiğini belirterek, "Santorini Adası'nda Akrotiri isimli bir antik kent var. Oradaki insanlar bir nebze daha şanslıydı diye düşünülüyor, çünkü hiçbir insan kalıntısı bulunmadı. Bu yüzden önce küçük patlamaların başladığı ve insanların kaçmasına fırsat verecek kadar zaman tanındığı düşünülüyor” dedi. Yiğitbaşıoğlu, Santorini'de o dönem giderek sıklaşan yeryüzü hareketliliğinin arkasında yüzeye çıkış yolu arayan magma tabakası olduğunu kaydetti.

“DÜNYADAKİ EN ÜST VOLKAN SINIFLARI İÇERİSİNDE”

Dokuz Eylül Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Mahmut Göktuğ Drahor da mevcut coğrafi ve jeolojik bulgulara göre o dönem ‘dünyadaki en üst volkan sınıfları içerisinde’ yer alan ve uzmanların ‘en şiddetli’ olarak değerlendirdiği bir patlama meydana geldiğini belirtti. Buna göre, adanın terk edilmesinden bir süre sonra Thera volkanı patlıyor. Patlamayla birlikte devasa kül ve gaz sütunları göğe yükseliyor. Ortasında yanardağ bulunan yuvarlak Santorini Adası'nın büyük kısmı patlamanın etkisiyle sular altında kalıyor. Ada, bu patlamadan sonra günümüzdeki hilal şeklini alıyor.

KÜLLER YÜKSELİRKEN EGE VE BATI ANADOLU KIYILARI FELAKET YAŞIYOR

Uzmanlara göre Ege'nin göbeğinde yaşanan patlamanın ardından volkanik küller rüzgarın etkisiyle doğu ve kuzeydoğu yönünde hareket ediyor. Küller yükselirken Ege ve Batı Anadolu kıyılarına başka bir felaket yaklaşıyor: Tsunami. Yiğitbaşıoğlu, Thera patlamasının tsunamiye nasıl yol açtığını, "[Adanın] çöken kısmına deniz suyu hücum edince doğal olarak bir dalga meydana getirdi. Deniz, tekrar eski seviyesine kavuşmak için orada bir dalga oluşturdu, bu da tsunami dediğimiz dalga” sözleriyle anlattı. Tsunami önce Santorini yakınındaki Kiklad Adaları'nı ve güneydeki Girit'i vuruyor. Dalgalar, kısa sürede yüzlerce kilometre uzaktaki Batı Anadolu kıyılarına kadar ulaşıyor.

AKDENİZ'İN KARŞI KIYISINDAKİ MISIR UYGARLIĞINDA BİLE HİSSEDİLİYOR

Konya merkezli FETÖ operasyonu! 20 gözaltı Konya merkezli FETÖ operasyonu! 20 gözaltı

Dr. Drahor, özellikle Santorini yakınlarındaki adaları ve Girit'i sert vuran tsunamiler hakkında, "On ila 30 metre arasında tsunamiler olmuş olması gerekiyor ki o sırada Girit Adası'nın kuzeyindeki bütün yerleşmeleri vurmuş. Oralarda çok ciddi tsunami etkilerini görüyoruz” bilgisini verdi.  Metrelerce yüksekliğe ulaşan dalgalar, günümüzde Çeşme'den Fethiye'ye kadar kıyı şeridindeki birçok yerleşim yerini de sular altında bırakıyor. Patlamanın etkileri, Akdeniz'in karşı kıyısındaki Mısır uygarlığında bile hissediliyor. O döneme ait papirüslerde havanın günlerce karardığından bahsediliyor.

TSUNAMİNİN ETKİLERİNE DAİR EN NET KANITLAR BULUNDU

Ege'ye geri dönmek gerekirse; o dönem geçimini ağırlıklı olarak deniz ticaretiyle sağlayan yerleşim yerleri, felaketin ardından büyük darbe alıyor. Bunlardan bir tanesinin günümüzde Çeşme'nin bulunduğu yerde olduğu düşünülüyor. Arkeologlar, Santorini'den 227 kilometre uzaktaki bu noktada, 3600 yıl önce gerçekleşen tsunaminin etkilerine dair en net kanıtlardan birini bulduklarını söylüyor.

KİMSE NEYLE KARŞILAŞACAĞIMIZI BİLMİYOR

Uzmanlar, Santorini'nin bulunduğu bölgede 3600 yıl önce yaşananlarla günümüzdeki sismik faaliyetler arasında paralellikler olduğuna dikkat çekti. Drahor, Santorini'de M.Ö. 17'inci yüzyılda gerçekleşen patlamanın tek günde gerçekleşmediğini ve on binlerce yıllık bir jeolojik döngünün parçası olduğunu anlattı. Uzman, ocak ayının sonundan bu yana Ege'yi sarsan, AFAD'ın ‘deprem fırtınası’ olarak tanımladığı olaylarla ilgili "Şu anda da benzer bir şeyi yaşıyoruz, adadaki herkes Yunanistan tarafından alınıyor, çünkü kimse neyle karşılaşacağımızı bilmiyor" dedi.

Muhabir: Kenan Cengiz