İSTANBUL (AA) - Şiirlerinde milli ve manevi değerlerin varlığının yanı sıra kültürel unsurları ve bireyin iç muhakemesini özgün bir hayal gücü ile yeniden ortaya koyan Bahaettin Karakoç'un vefatının ardından 6 yıl geçti.

Türk edebiyatında "Dede Korkut", "Beyaz Kartal" ve "Türk şiirinin Türkmen dervişi" olarak anılan şair ve yazar Bahaettin Karakoç, Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinde 1930'da şair bir ailenin üç çocuğundan biri olarak dünyaya geldi.

Karakoç, ilkokulu Cela köyünde, ortaokulu da Düziçi ilçesi ile Ankara'daki Hasanoğlan Köy Enstitüsünde okudu.

Türk şiirine ve halk müziğine "Mihriban" gibi birçok önemli eser kazandıran şair Abdurrahim Karakoç'un ağabeyi olan Bahaettin Karakoç'un 12 yaşındayken kaleme aldığı ilk şiiri "Cela Köyü", 1942'de Yurt gazetesinde yayımlandı.

Şiirde biçimi, enstrümana benzeten Karakoç, kendi tabiriyle ölünceye kadar yakasını bırakmayan şiirin rüzgarına, öğrencilik yıllarında yakalandı.

Usta şair, hatırda kalıcı, duygu ve düşünce yüklü, sanat değeri yüksek şiirleriyle tanınmaya başladı.

Kayseri Sanatçılar Derneğince 1983'te yılın şairi seçildi

Karakoç, eserlerinde asıl adının yanı sıra "Baha Deliorman", "Said Yaylalı" ve "Ekinözülü Aşık Rahmani" mahlaslarını da kullandı.

Çeşitli dergilerde yayınlanan şiirlerini 1960'lı yıllara kadar kitaplarına almayan şair, "İsa ile İshak" adlı hikayesiyle Akşam gazetesi ve Türk Kadınlar Birliğinin 1962'de düzenlediği edebiyat yarışmasında ikincilik ödülü kazandı.

Bahaettin Karakoç, edebiyat dünyasına, 1973'te yayınlanan "Seyran" kitabıyla giriş yaptı.

Kayseri Sanatçılar Derneğince 1983'te "yılın şairi" seçilen başarılı edebiyatçı, "Bir Çift Beyaz Kartal" adlı kitabıyla 1986'da şiir dalında Türkiye Yazarlar Birliği ödülünü aldı.

Usta şair, 1986'da çıkarmaya başladığı ancak 37 sayı çıkardığı "Dolunay Sanat ve Edebiyat Dergisi"nin yanı sıra 16 yıl, ülkenin dört bir yanından şairlerin katılımıyla "Geleneksel Dolunay Şiir Şöleni"ni düzenledi.

Kurucusu olduğu "Dolunay Yayınları" ile yazarlığa ve şiire meraklı gençleri edebiyat dünyasına kazandırmayı amaçlayan Karakoç, 1989'da Kültür ve Turizm Bakanlığınca Struga Uluslararası Şiir Akşamları Festivali'ne gönderildi ve burada tebliğ sundu.

2014'te fahri doktora unvanı verildi

Karakoç, Diyanet Vakfının 1991'de düzenlediği münacat yarışmasında "Beyaz Dilekçe" isimli şiiriyle birincilik ödülü, 1993'te "Türkçenin Uluslararası 2. Şiir Şöleni" için gittiği Kazakistan'ın Almatı şehrinde "Büyük Abay Ödülü", 1997'de Malatya Büyükşehir Belediyesinin açtığı "Malatya" konulu şiir yarışmasında birincilik ödülü aldı.

Tarsus Belediyesinin 2004'te düzenlediği "Karacaoğlan Şelale Şiir Akşamları" etkinliklerinde "Karacaoğlan Onur Ödülü"nü alan usta kalem, Küçükçekmece Belediyesince 2011'de takdim edilen "Onur Ödülü" ile 2012'de Sultanbeyli Belediyesince verilen "Türk Şiirine Hizmet Ödülü"ne layık görüldü.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinin (KSÜ), 2014'te "fahri doktora" unvanı verdiği Karakoç, bir kaza sonucu 2015'te beyin kanaması geçirdi.

Usta şair, rahatsızlığı nedeniyle kaldırıldığı Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Bölümü'nde, 17 Ekim 2018'de, 88 yaşında vefat etti.

Milli sporcu Dikeç'e, Süleyman Demirel Üniversitesince fahri doktora payesi verildi Milli sporcu Dikeç'e, Süleyman Demirel Üniversitesince fahri doktora payesi verildi
Tabiatı, aşkı, gurbeti, ölümü sıra dışı bağdaştırmalarla işledi

Bahaettin Karakoç'un adına, Türk edebiyatına katkılarından dolayı Kahramanmaraş İl Milli Eğitim Müdürlüğünün teklifi ve Kahramanmaraş Valiliğinin oluruyla, 2015'te Bahaettin Karakoç İlkokulu yaptırıldı.

Türkiye Yazarlar Birliği tarafından "2015 yılı Yazar, Fikir Adamı ve Sanatçıları Ödülleri"nde "Üstün Hizmet" ödülüne layık görülen usta kalemin şiir, hikaye ve yazıları Hisar, Varlık Yıllığı, Türk Edebiyatı, Dolunay, Doğuş Edebiyat ve Milli Kültür gibi çok sayıda sanat ve edebiyat dergisinde okuyucuyla buluştu.

Halk şiirine daha yakın olan şiir anlayışını son dönemlerinde modern tarzla birleştirip kendine özgü yeni bir çizgi ortaya koymayı başaran usta şair, mesleğini soranlara "şairim" diye cevap verirdi.

Karakoç, şiirlerinde gerçek ve hayal unsurları bir arada kullandı. Şiirleri farklı formlarda bestelendi.

Türk şiirinde derin izler bırakan, özgün şiirleri ve üslubuyla birçok şaire örnek olan başarılı edebiyatçı, eserlerinde her daim inandığı ve savunduğu fikirleri ele aldı.

Bahaettin Karakoç, tabiatı, aşkı, sevgiyi, özlemi, gurbeti, dini, ölümü ve bunun gibi birçok temayı eserlerinde sıra dışı bağdaştırmalarla kaleme aldı.

"Beyaz Dilekçe", "Bir Çift Beyaz Kartal", "Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman", "Kar Sesi" ve "Seyran"la başlayan "Bahaettin Karakoç'un Bütün Eserleri serisi", Nar Yayınları tarafından okurla buluşturuldu.

Şairin önemli eserlerinden bazıları şöyle:

"Mevsimler ve Ötesi", "Seyran", "Zaman Bir Beyaz Türküdür", "Sevgi Turnaları", "Ay Şafağı Çok Çiçek", "Kar Sesi", "İlkyazda", "Bir Çift Beyaz Kartal", "Menzil", "Uzaklara Türkü", "Güneşe Uçmak İstiyorum", "Şiir Burcunda Çocuk", "Beyaz Dilekçe", "Güneşten Öte", "Dolunay Şiir Güldestesi", "Leyl-ü Nehar Aşk", "Aşk Mektupları", "Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman", "Ay Işığında Serenatlar", "Sürgün Vezirin Aşk Neşideleri", "Ben Senin Yusuf’un Olmuşum", "Gündemde Yine Aşk Var", "Seyran", "Sabah Esintileri" ve "Kar Sesi"



Muhabir: Aişe Hümeyra Akgün

Kaynak: aa