Meclise getirilen ve iktidar tarafınca kabul edilen torba yasanın 25. Maddesine dayanarak, Dikmece’de başlayan kamulaştırma işlemlerinin usul yönünden sorunlu olduğunu dile getiren Nermin Yıldırım Kara, “Hem meclis kürsüsünde hem de birçok defa yurttaşlarımızla buluştuğumuzda ifade ettiğimiz gibi burada ‘ben yaptım oldu’ zihniyeti hâkim kılınmaya çalışılıyor.
Dikmece’de ve Hatay’da, elbette konut ihtiyacı bir an önce giderilmeli, depremzedeler çadırlardan ve konteynırlardan evlerine kavuşmalıdır. Ancak, Dikmece’de yaşayan yurttaşların yaşam alanlarına dair fikirleri sorulmadı, bir kez olsun uzlaşı niyeti gösterilmedi. Eğer bir dönüşüm yapılacaksa ve konutlar inşa edilecekse burada yaşayan yurttaşın fikri alınmadan sürecin sağlıklı işleyebilmesi mümkün değildir. Yeni kentler inşa ediyorsanız bölgedeki sivil toplum kuruluşları, çevre mühendisleri ve meslek odalarından da görüş almak zorundasınız. Unutulmamalıdır ki, bundan sonraki süreçte deprem karşılaşacağımız tek afet değildir. İklim krizine ve kuraklığa bağlı olarak çok daha fazla afetle karşılaşacağız. Bunlar düşünülmeden tarım arazileri, zeytinlikler ve ormanlık alanlar bu şekilde talan edilemez.” dedi.
TARIM ALANLARININ VE ZEYTİNLİK ALANLARIN BU ŞEKİLDE YAPILAŞMAYA AÇILMASINA ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ
Dikmece’deki mücadelenin büyüyeceğini ve destek olmak için elinden geleni yapacağını vurgulayan Hatay milletvekili, “Buradaki zeytinlikler çok uzun yılların ürünüdür. Doğanın ve tabiatın biz insanlığa önemli bir mirasıdır. Dikmece’de bulunan birçok vatandaşın da elinde kalan tek geçim kaynağıdır. Halihazırda depremzede olan vatandaşların ellerinden zeytinliklerini de alamazsınız. Burada herhangi bir kamu yararı gözükmemektedir. Bu şekilde tarım alanlarının ve zeytinlik alanların yapılaşmaya açılmasına asla müsaade edemeyiz. İktidara da tekrar seslenmek istiyorum. Gelin burada oturup yurttaşla konuşun, uzmanları ve bilim insanlarını davet edin ve toplantılar düzenleyin. Kentlerimizi iklim krizi de dahil olmak üzere tüm afetlere duyarlı şekilde yeniden inşa edelim ve bir daha buradaki insanların mağdur olmasına izin vermeyelim.” dedi. Mahmut Sivri