Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’de Türkiye genelinde yaşanan tarım ve hayvancılık konularına değinerek, Türkiye’nin tarım ve hayvancılıkta iflasla karşı karşıya kaldığını söyledi.
Meclis Kürsüsünden konuşan Çalışkan, Türkiye’nin tarım ve hayvanlık konusunda büyük bir potansiyele sahip olmasına rağmen en çok mağdur olunan alanların başında geldiğini savundu.
Çalışkan kürsü konuşmasında, “Bugün, ülkemizde bütün bölgelerde her türlü tarımsal üretim imkânı olduğu hâlde maalesef pek çok ürünü ithal ediyoruz. Bugün, ağıllar boş olduğu hâlde canlı hayvan ithal ediyoruz, karkas et ithal ediyoruz, muhtemelen bu gidişle yakında kavurma ithal etmeye başlayacağız. Bugün kırmızı etin fiyatı 300-350 lira olmasına rağmen maalesef üretici para kazanamıyor çünkü maliyetler yüksek, çünkü liberal ekonomi neticesinde zenginlerin iktidarı yata ucuz mazot verirken çiftçiyi destekten mahrum bırakıyor. Ayrıca, en önemli sorun, geleceği kaybediyoruz; bugün tarımla uğraşan nüfusun yaş ortalaması 60, bir süre sonra bunlar da tamamen çekildiğinde ülkemiz ciddi bir tehditle karşı karşıya kalacak.” uyarısında bulundu. Türkiye’nin hayvancılık konusundaki ithal sorunlarına da değinen Çalışkan, “Maalesef ki ülkemizde yeterli üretim planlaması yapılamadığı için pek çok ürünü ithal ediyoruz, başka ülkelerdeki istihdam sorununu çözüyoruz ama bizim insanımız işsiz. Bugün, bu üretimdeki yaşanan problem neticesinde ülkemizde ciddi olarak iç göç sorunu yaşanıyor. Doğu ve Güneydoğu'daki iller her geçen gün boşalıyor ve tabii, bütün bunlarla beraber bu iktidarda en uzun süre Tarım Bakanlığı yapmış şahıs Fransa'dan Türkiye'de yalnızca bir kişiye verilmiş olan, dünyada sayılı insanların aldığı şövalye nişanı alıyor. Vicdan sahibi insanların "Acaba hangi başarıdan dolayı bu şövalye nişanını aldık?" sorusunu sorması gerekiyor? Damızlıklar kesime gitti üretici para kazanmadığı için, bugün et fiyatı yükseldi, ortada üretim yok. Et Balık Kurumları kapatıldı, bütün küçük çiftçiler tüccara mahkûm edildi” ifadelerini kullandı. Doğanay Yiğitoğlu