Hatay Modeli Suriye’ye Uygulanabilir
MHP Milletvekili Lütfi Kaşıkçı, Hatay’ın tarihsel olarak farklı din, mezhep, etnik köken ve kültürden insanları bir arada barındırma başarısına dikkat çekerek, “Hatay'da bir asır önce, farklı din ve mezhepten insanlar bir arada yaşamayı başardı. Suriye'de de bu mümkün. Biz bunu Cumhuriyet sayesinde başardık. Hatay modeli, Türkiye'nin onuru ve gururudur, bu model her yerde uygulanabilir,” ifadelerini kullandı. Kaşıkçı, Hatay’daki Hristiyan, Yahudi, Müslüman, Alevi, Sünni ve Kürt vatandaşlarının, birbirlerinin inançlarına ve kültürlerine büyük bir saygı içinde yaşadığını belirterek, bu anlayışın Suriye’de de uygulanabileceğini söyledi.
Kaşıkçı, Hatay’daki kutsal mekanlara olan saygıyı örnek göstererek, "Müslümanların inanç dünyasında ne kadar önemliyse, Hristiyan ve Yahudi komşularımızın kutsal mekanları da bizim için öyledir. Bu anlayış, Suriye'de de uygulanabilir. Yeter ki biz Türkiye olarak, coğrafyamızdan gözümüzü çevirmeyelim ve tarihi birikimimizi, Cumhuriyet mirasımızı Suriyelilerle paylaşalım,” dedi.
Suriye'deki Gelişmelere Dair Değerlendirmeler
Kaşıkçı, Suriye’nin geleceğiyle ilgili de önemli değerlendirmelerde bulundu. Suriye'deki iç savaşın son bulması ve ülkenin Türkiye ve diğer komşu ülkeler için bir tehdit oluşturmadan istikrara kavuşması gerektiğinin altını çizen Kaşıkçı, “Türkiye olarak, Suriye'nin, başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelere risk oluşturmayacak bir yapıya kavuşmasını istiyoruz. Türkiye'nin bu konuda ciddi bir kararlılık sergilediği, Fırat'ın Batı tarafında terörist unsurların temizlendiği gerçeği, Suriye'nin geleceği adına önemli bir adımdır,” dedi.
Lazkiye ve Tartus’a Duyulan Hassasiyet
Toplantıda, Kaşıkçı, Lazkiye ve Tartus bölgesinde yaşayan Suriyelilerle ilgili özellikle dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Bu bölgedeki halkın, Hatay ile yakın bağlara sahip olduğunu hatırlatan Kaşıkçı, “Lazkiye ve Tartus'ta yaşayan Suriye vatandaşlarımız, Hatay'da akrabalarına sahip. Bu komşuluk ilişkisini göz önünde bulundurarak, gelişmeleri yakından takip ediyoruz,” dedi.
Kaşıkçı, Lazkiye ve Tartus’taki halkın, Hatay’daki akrabaları ile güçlü bağlara sahip olduğunu belirterek, bu durumun iki bölge arasındaki ilişkileri güçlendirdiğini ifade etti. Bizim, komşularımıza ve akrabalarımıza olan duyduğumuz bu hassasiyet, bölgedeki barış ve huzur için önemli bir adım olacaktır,” diye ekledi.
Yayladağı Sınır Kapısının Açılması
Kaşıkçı, Lazkiye ve Tartus’tan gelen insanların Türkiye’ye geçişinin kolaylaştırılması adına Yayladağı sınır kapısının açılması gerektiğini savundu. Yayladağı sınır kapısının açılmasının, hem ticaretin canlanmasını sağlayacağını hem de bölgedeki halkın Türkiye ile olan bağlarını daha da güçlendireceğini belirtti. “Yayladağı sınır kapısının açılması, Lazkiye ve Tartus'taki insanlara, Türkiye'nin sınır kapılarının her zaman açık olduğu mesajını verecek. Aynı zamanda, bu kapıdan gelenlerin, Hatay'daki akrabalarına ulaşabilmesi, insanlık adına önemli bir adımdır,” dedi.
Kaşıkçı, ticaretin önündeki engelleri aşmak için gümrük altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, "Suriye ile ticari ilişkilerin daha da genişlemesi için, gümrük altyapısının hem Türkiye hem de Suriye tarafından iyileştirilmesi şart. Böylece ticari faaliyetler hızla başlayabilir ve bu da bölge ekonomisinin kalkınmasına büyük katkı sağlar," şeklinde konuştu.
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Tutumu
Son olarak, Kaşıkçı, Milliyetçi Hareket Partisi olarak her zaman mezhepsel ya da etnik ayrımcılığa karşı durduklarını vurguladı. "Milliyetçi Hareket Partisi olarak tarih boyunca hiçbir dönemde, ne mezhepsel ne de etnik ayrıştırmaya izin vermedik. Bugün de bu anlayışla hareket ediyoruz. Lazkiye ve Tartus’taki halk, Hatay’daki akrabalarına sahip çıkarken, bizler de onların yanındayız," dedi.
Kaşıkçı, Hatay’ın ve Türkiye’nin barışçıl ve kardeşlik temelli bir yaklaşım sergileyerek, Suriye’deki tüm halkların huzur içinde yaşaması için her türlü desteği sunmaya devam edeceklerini ifade etti.