Yeni taslakta, büyük sosyal medya platformlarına "milli güvenlik" gerekçesiyle erişim engeli getirilmesi öngörülüyor. WhatsApp, Facebook, X gibi dünya çapında faaliyet gösteren sosyal medya şirketlerinin Türkiye'de temsilcilik açmaları zorunlu hale getirilecek. Ayrıca, bu şirketlerin Türkiye'de şirket kurma yükümlülüğü de getirilmiş durumda.
Yönetmelikte, “Over the Top” hizmet sağlayıcıları olarak tanımlanan büyük sosyal medya şirketleri için Türkiye'de bir anonim ya da limited şirket kurma zorunluluğu getiriliyor. Bu şirketler, BTK'dan yetkilendirme alarak faaliyet gösterebilecekler. Taslağın 3. maddesi ile, 2026 yılından itibaren bu şirketlerin faaliyetlerinin yasal çerçevede şekillendirilmesi planlanıyor.
Erişim Engeli Yasal Dayanağa Kavuşuyor
Yönetmelik taslağında dikkat çeken bir diğer önemli nokta, "erişim engeli" uygulamasının yasal alt yapısının oluşturulması. Taslağın 4. Maddesinde yer alan bir hükümle, toplumsal olaylar ya da tepkilerin arttığı dönemlerde sosyal medya platformlarına yönelik erişim engellemelerinin milli güvenlik, kamu düzeni veya kamu sağlığı gibi gerekçelerle yapılabilmesi öneriliyor. Bu durum, hükümetin sosyal medyayı daha fazla denetleme ve kısıtlama yoluna gitmesine olanak sağlayacak.
Para Cezaları ve Yükümlülükler
Yeni yönetmelikte, sosyal medya şirketlerine yönelik ağır para cezaları ve yükümlülükler de yer alıyor. Yetkilendirme almayan veya mevzuata uymayan şirketler, 1 milyon ile 30 milyon TL arasında idari para cezalarına çarptırılabilecek. Ayrıca, yükümlülüklerini yerine getirmeyen platformların bant genişliği yüzde 95 oranında engellenecek ve 3 ay içinde erişimleri tamamen durdurulacak.
Bu değişikliklerle birlikte, sosyal medya platformlarının Türkiye'deki faaliyetleri, hükümetin denetimine daha fazla girecek. Ancak, bu düzenlemelerin ifade özgürlüğü ve dijital haklar açısından nasıl bir etki yaratacağı ise tartışma konusu olmaya devam edecek.