Tokat, Karadeniz Bölgesinin Orta Karadeniz bölümünün iç doğusunda Sivas ve Ordu, batısında Amasya illeri bulunmaktadır.
Yüzölçümü 10.072 km2'dir. Nüfusu 612.646 olup rakımı ortalama 623 metredir.
11 ilçesi bulunan Tokat'ın her türlü tarım yapılabilen bereketli ovaları, il topraklarının yaklaşık %15,4'ünü kaplar. Kazova, Turhal Ovası, Erbaa Ovası, Niksar Ovası, Omala Ovası, Artova Ovası ve Zile Ovası mevcut mümbit yapıya sahip olan verimli arazilerini sulamaktadırlar.
Tokat ili topraklarının %48.18'i ormanlık ve fundalıklarla, %38.80'i ekili dikili alanlarla %14.50'si çayır ve meralarla, %1.90'ı ise tarıma elverişsiz alanlardan oluşmaktadır. Tokat yurdumuzun sayılı orman bölgelerinden biri olup, iller içinde altıncı sırada gelir. Ormanlar daha çok Almus, Reşadiye ve Niksar ilçeleri dolayındadır. Karaçam, Sarıçam, Köknar, Gürgen, Sedir ve Lübnan Sediri gibi ağaç türlerinin içerisinde Fındık, Kızılcık, Yabani Erik, Elma, Ahlat ve Alıç gibi türlere de rastlanmaktadır.
Tarih boyunca Tokat'a birçok isim verilmiştir, bunlardan en çok bilinenler; Comano Pontika, Komana, Evdoksia, Dokia, Dokat, Kah-Cun, Sobaru, Darün-Nusret, Darün-Nasr ve Tokat'tır.
"Tokat" adının kaynağı hakkında değişik rivayetler vardır. Bunlar; Togayıt Türkleri tarafından kurulmuş ve ismin de buradan geldiği, bir diğeri de surlu kent manasına gelen Toh-kat'tan geldiğidir. Evliya Çelebi ise Tokat Kalesinin Amalika Kavminden efsanevi bir kahraman olan "Dok-Ad"ın inşa ettiğini ve ''Tokat'' isminin buradan geldiğini yazmaktadır.
Tokat'ın M.Ö. 5500'lere inen bir tarihi olduğu, 14 Devlet ve 5 Beyliğin yaşayıp egemen olduğu yörede yapılan kazılarda ele geçen buluntular, yörenin Kalkolitik Çağ'dan beri yerleşime açık olduğunu göstermektedir. Hatti, Hitit, Frig, Med, Pers, Büyük İskender, Pontus, Roma, Bizans, Arap, Danişment, Anadolu Selçuklu, İlhanlı, Beylikler, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti dönemlerinde bu topraklar hep önemli bir yerleşim alanı olmuştur.
Kaynakların verdiği bilgilere göre Malazgirt Savaşından sonra Danişmendli Beyliği kurulan bölge, 1175 yılında Selçuklulara bağlanmıştır. 1243 Kösedağ Savaşı sonrasında İlhanlı, 1335 sonrası Eretna, 1388'de Kadı Burhaneddin yönetimine giren şehir 1392'de Osmanlı topraklarına katılmıştır. Ankara Savaşı sonrası bir süre Osmanlı idaresinden çıkan bölge 1413'de yeniden Osmanlı Yönetimine girmiştir. 1863'de Sivas Eyaletine bağlı nahiye, 1878'de Mutasarrıflık, 1920'de Müstakil Liva, 1923 yılında ise il konumuna getirilmiştir.