Sevgili okurlarım! Sayıştay anayasal bir kurumdur. Temel görevi; devletin ve yerel yönetimlerin harcamalarını denetlemek, gerçekleşen usulsüzlükleri ortaya çıkarmaktır. Nitekim Kamu İdareleri Denetim Raporları 29 Eylül 2022 günü Sayıştay Sitesi’ne yüklenmiş ve herkesin okumasına açılmıştır. Özgür ve bağımsız medyanın yansıttığı bazı Sayıştay raporları ile tespit edilen kısmi bir Türkiye fotoğrafı var. Bu fotoğrafta neler var neler…
Beştepe’deki Saray’ın harcamalarından tutun, şehir hastanelerindeki büyük usulsüzlüklere, imar vurgunlarına, el altından yapılan gizli ödemelere kadar nice gerçekler...
Sayıştay’ın Kamu İdareleri Denetim Raporları (2021); yolsuzluk, israf, peşkeş ve çürümeyi yansıtıyor. Özellikle de Cumhurbaşkanlığı’nın 2021 Yılı Denetim Raporu ile Beştepe’deki Saray’ın harcamaları ortaya dökülüyor.
Sayıştay’ın Cumhurbaşkanlığı 2021 Yılı Denetim Raporu’na göre; Sarayın 2020’de 2.8 milyar lira olan toplam harcaması 2021’de 3.7 milyar liraya çıkmıştır. Yakıt masrafı 1 milyon 137 bin liradan, 1 milyon 370 bin liraya yükselmiştir. Temsil tanıtma harcaması 32 milyondan, 41 milyon liraya ulaşmıştır. 1.8 milyon lira olan içecek harcaması ise 2.8 milyon lira olmuştur.
Ayrıca, Beştepe’deki Saray’ın 2020’de ortalama 8 milyon lira olan günlük harcaması, 2021’de 10 milyon liraya ulaşmıştır. Devlet, mecburiyetten kemer sıkan vatandaşa ‘tasarruf’ yapmasını öneriyor ama kendi kamuda ‘itibardan tasarruf’ etmiyor. Millet açlıkla boğuşurken, Saray bir günde 10 milyon lira harcıyor.
Sayıştay Raporu’na göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aldığı maaş ve ücretleri kapsayan yıllık ödeneği 975 bin liradan 1 milyon 56 bin liraya yükselmiştir. Saray’ın 107 bin liralık yiyecek harcaması 122 bin liraya, 1 milyon 872 bin liralık içecek harcaması da 2 milyon 813 bin liraya çıkmıştır.
Beştepe Sarayı’ndaki hayvanların bakımına 2020’de 17 bin lira harcanmıştır. 203 bin liralık da yem alınmıştır. 2021’de ise hayvanların bakımı 24 bin, yem gideri de 265 bin lira olmuştur. 2020 yılında 314 milyon 560 bin 589 lira olan personel harcaması, 54 milyon liralık yükselişle 368 milyon 773 bin 241 liraya çıkmıştır.
Sayıştay Raporu’na göre; Cumhurbaşkanlığı’nın tıbbi ve laboratuvar malzemesi harcamaları 2020 yılına göre 51,8 milyon liradan 112,9 milyon liraya yükselmiştir. 2020 yılında 8.4 milyon lira olan yolluklar gideri de 2021 yılında 11.4 milyon liraya, 2020 yılında 1.2 milyar olan görev gideri de 1.7 milyar liraya çıkmıştır. ‘’
Sayıştay’ın 2021 yılına ilişkin Kamu İdareleri Denetim Raporlarının özeti şudur: “Tek Adam Rejimi” kamu zararı yaratıyor! Tüm kamu idarelerinde olumsuz faaliyetler nedeniyle bir yılda 604 milyar TL’lik kamu zararı meydana gelmiştir. Bu rakam 109 milyon asgari ücrete denktir. Bu nedenle de devletin iki yakası bir araya gelmiyor. Kamuda gelirler giderleri karşılamıyor.
Beştepe’deki Saray’ın bir günlük harcaması 10 milyon TL’yi aşmıştır. Zararın kaynağı ise Saray yönetimidir. Saray için 1 yılda 2 milyar 97 milyon liralık mal ve hizmet alımı yapılmıştır!
Sayıştay'ın 2021 yılı Kamu İdareleri Denetim Raporu’nda, öğrenci yurtlarındaki işletmelerin bazılarında kantin mallarındaki kâr oranlarının mevzuata aykırı olduğu, bakanlığın ise herhangi bir işlem uygulamadığı belirtilmiştir. Denetimsizlik ve usulsüzlük salgın haline dönüşmüştür. İktidara yakın müteahhitlere ilana çıkmadan, özel davetle ihale verilmiştir. Yandaşlara verilen 9 dev ihalenin sonucu kamuoyundan saklanmıştır.
Ayrıca, Sayıştay’ın 2021 Yılı Genel Uygunluk Bildirimi Raporu’na göre, iktidarın ‘Garantili’ anlaşmalarının maliyeti her geçen gün artıyor. Rapora göre sadece 2021’de imzalanan ‘Garantili’ anlaşmaların tutarı, 4 milyar 181 milyon 761 bin ABD Doları seviyesindedir.
KÖİ Modeli ile inşa ettirilen şehir hastanelerinin büyük bölümü de adeta usulsüzlük yuvası haline gelmiştir. Hastanelerin inşa sürecinde yüklenicilere fazladan ödeme yapıldığı, yapılmayan işlemler için firmalara garanti ödeme yapıldığı, hastanelerdeki ticari alanların sözleşmelerde öngörülenden daha büyük alana yayıldığı tespit edilmiştir.
Mamak Belediyesi parasını verdiği işi kendi işçisine yaptırmıştır. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nca, 'Gençlik faaliyetleri için' spor kulübüne tahsis edilen AOÇ’ye ait taşınmazın, düğün ve nikâh gibi organizasyonlar için kiraya verildiği tespit edilmiştir.
Sayıştay denetiminde; Aile Bakanlığı’na bağlı müdürlüklerin, engellilere ödenmesi için özel bankalardan alınan promosyonun; yemek, konaklama gibi özel işlerde kullanıldığı belirlenmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığı’nca ücretsiz dağıtılan ders kitaplarının ihtiyacın üzerinde satın alındığı, AB’den gelen paraların amacı dışında kullanıldığı, ‘Fatih Projesi’ ile meslek liselerine yönelik projelerde çok sayıda mevzuata aykırılıklar bulunduğu ortaya çıkarılmıştır.
Dumlupınar Üniversitesi'nde dolandırıcılık iddiası YÖK'e taşınmıştır. Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılan atamalarda ve ihalelerde usulsüzlük belirlenmiştir.
Devletin, milletin parası bunlar. 2022 yılsonu itibariyle bütçe açığı 278 milyar lira olarak öngörülmüştür. TÜİK verilerine göre, Eylül ayı itibariyle yıllık enflasyon oranı yüzde 83,45 düzeyinde gerçekleşmiştir. Yüksek enflasyon nedeniyle bireylerin alım gücü daralmaktadır. Bu da hane halkının geçim sıkıntısı yaşamasına neden olmaktadır.
Daha da beteri var: Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Katar’dan, Birleşik Arap Emirlikleri’nden para dilenir duruma düşmüştür. Rusya’ya olan doğalgaz borçlarını erteletmek için teşebbüse geçilmiştir. Kur'an-ı Kerim'de, "Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz; çünkü Allan israf edenleri sevmez.” deniliyor. Milletin vergilerini har vurup harman savuranlar, bir müddet sonra dış ülkelere muhtaç olurlar. Bu ülkede israf arttıkça Devlet Bütçesi açık veriyor. Bütçe açığı büyüdükçe de Türkiye batıyor!
Ve Türkiye bu manzara ile seçimlere gidiyor. Açıkça soruyorum: Allah’ın sevmediği müsrifleri seçmen sever mi? Sonucu, sandıklar açıldığında hep birlikte göreceğiz…