Bağlanmanın temelinde güven duygusu yatar. Güvendiğin kişiye bağlanırsın, bağlandığın kişinin yanında kendini bırakırsın.

Partner ilişkisinde bağlanma sorunu yaşayan kişiler çocukluk döneminde bağ kurmayı öğrenememiş kişilerdir.

Başkalarının Duygularına Bağımlılık

Partner ilişkisindeki bağlanma sorunu nun en önemli sebebi kişinin çocukluk yıllarında kendi duygularını üretmesine izin verilmemiş olmasıdır. Çocuk kendi duygularını üretemediginden sürekli bu duyguları dışardan birinden transfer etmesi gerekir. Böylece kisi yetişkin olduğunda çocukluğunda gideremedigi duygusal açlığı partnerinden talep eder.

Sevilmeyen Kişi Sevgi, Korunmayan Kişi Korunulma Talep Eder

Çocuklukta eksik kalan duygu neyse kişi partnerinden onu talep eder. Ailede az sevilen çocuk, çok seven bir partner isterken, baba figürü olmayan çocuk onu koruyacak güçlü partner talep eder.

Bağlanmamak Güçlü Hissettirir

Bağlanma bozukluğunun diğer sebebi ise duyarsızlıktır. Çocukken duyguları görmezden gelinmiş, ihtiyaçları karşılanmamış, ağlar ağlar susar ne yapayım denmiş olan çocuklar diğerinden bir şey talep ettiklerinde karşılanmadığını öğrenirler. Çocuk sarılmak ister anne işim var sonra der, çocuk öpmek ister anne sevmem ben öpülmeyi der. Buna defalarca kez maruz kalan çocuk duygusal ihtiyaçlarını çok derinlere gömer. Kimseye göstermez. Duyarsız ebeveynlerle büyütülmüş kişilerde diğerine duygusal olarak ihtiyaç duymamak güçlülük duygusu yaratır. Ne kadar az ihtiyaç duyarsa o kadar güçlü hisseder. Eşim olmasa da olur der kadın mesela. Bu duygusal anlamda bir güçlü olma hali değildir. Kendi kendine yetme, kendi yağında kavrulma halidir. Dolayısıyla yakınlığın verdiği keyiften mahrum kalır bağlanamayan kişiler.