Rüya; uyku sırasında hislerimizin, algılarımızın ve imajlarımızın öyküye benzer şekilde ortaya çıkmasıdır. Bazı isteklerin, arzuların ve tutkuların farkına varmamız bizim için oldukça sıkıntı yaratır. Örneğin bir yakınımıza karşı şiddet uygulamanın düşüncesi bile rahatsız edici ve suçluluk uyandırıcı. Bu durumlarda zihnin bir sansür mekanizması var. Bu mekanizma bizi kaygılandıran, suçluluk yaratan ve tehdit eden düşünceleri engelleyen bir baskılama sistemi bizi korur. Bu sansür sistemi uyku esnasında gevşer, farkına varmadığımız duygu ve düşünceler açığa çıkmak için çabalar. Suçluluk uyandıran, endişe veren, gizli arzularımız, düşüncelerimiz, uyku esnasında rüyalarımızda sembolleşerek açığa çıkar. Burada sembolden kasıt, rüyada görülen şeyin kendinden farklı bir imajla temsil edilmesi. Örneğin; rüyada kişi kendini başkası olarak görebilir. Bu şekilde kaygılar, suçluluk duyguları ve tehdit edici düşünceler rüyada sembolleşerek tanınmaz bir şekle dönüşür ve bizi rahatsız etmez. Rüyalarda bu istekler açığa çıkıp doyum sağladığı için, rüyalar hem iyileştiricidir hem de uykumuzu sağlıklı kılar.
Yakın zamanda yapılan çalışmalar, rüyaların yaşantımızın bir devamı olduğunu; uyanıkken sahip olduğumuz düşünceleri, kaygıları, problemleri yansıttığını söylüyor. Bunun paralelinde rüyaların kişisel-duygusal sorunların çözümü, sanatsal yaratıcılığı tetiklemek gibi farklı işlevleri olduğunu da söylemek mümkün.
Rem evresinde bilgi depolanıyor!
Rüyanın görüldüğü evre uykunun REM evresi. Yapılan araştırmalarda, uykunun bu evresinde aynı zamanda gün içinde alınan bilgilerin depolandığı ve kodlandığı sonucu ortaya çıktı. Okulda öğretmenlerin, evde annelerin, öğrencilerin iyi uyumasını istemelerinin nedeni de aslında bu.
Peki ya kabuslar?
Kabus ya da kötü rüyalar, tartışma, ayrılık gibi stresli dışsal olaylar sonrasında görülebilir. Bunun yanında kişinin kendisiyle ilgili kabul etmekte zorlandığı özellikleri de olumsuz rüyalarda, kabuslarda açığa çıkar. Aslında olumsuz rüya ve kabuslar bizim için uyarıcı ve rüyalarda bu duyguların açığa çıkması stres seviyesinin düşmesine neden olur. Travmatik olaylar sonrasında veya kaygı bozuklukları gibi psikolojik rahatsızlıklarda da olumsuz rüyalar sık sık görülür.
Karabasan nedir?
Rüyalar çoğunlukla uykunun REM evresinde ortaya çıkar. REM uykusundayken kapalı gözlerimizin arkasında göz bebeklerimiz hızlı bir şekilde hareket eder. Uykunun bu evresinde kaslarımız geçici olarak felç halindedir. Bu evre geçtiğinde geçici felç hali de kendiliğinden kalkar. Kişi bu evre sırasında uyandığında vücudunu hareket ettiremediğinden dolayı paniğe kapılır. Vücudunu hareket ettirmeye çalışıp, sonuç alamayınca endişesi daha da artar. İşte bu durum halk karabasan olarak adlandırılır.